KURUMSAL
Kâhta Gençlik Merkezinde düzenlenen kutlama etkinliğine Kâhta Kaymakamı Saadettin Doğan, Belediye Başkan Vekili Osman Erol,bazı kurum müdürleri,siyasi parti temsilcileri, STK temsilcileri ve basın mensupları katıldı.
10 Ocak “Çalışan Gazeteciler Günü”, dolayısıyla düzenlenen programın açılış konuşmasını yapan Kâhta Gazeteciler ve Yazarlar Cemiyeti (KGY Cemiyeti) Başkanı Mustafa İşeri, 10 Ocak tarihinin aynı zamanda İdareciler Günü olarak da olduğunu hatırlatarak tüm meslektaşlarının ve idarecilerin günlerini tebrik etti.
Konuşmasını 4 Ocak 1961'de kabul edilen ve basın çalışanlarının bazı haklar ve yasal güvence sağlayan “212 sayılı kanunu hakkında bilgilendirmede bulunarak sürdüren Başkan İşeri, konuşmasında basının önemi, gazeteci kimdir kimlere gazeteci denir konularına değinerek yerel basının sorunları, gazetecilerin sorunları ve beklentileri hakkında açıklamalarda bulundu.
Sosyal medyada ağlara facebook ve twitter üzerinden yapılan manipülasyonlara ve sahte hesaplar üzerinden yaratılan bilgi kirliliğine işaret eden Başkan İşeri, yasal bir statüsü bulunmayan ve adına dijital yayıncılık denilen internet gazeteciliğinin acilen yasal alt yapıya ve statüye kavuşturulması gerektiğini söyleyen belirterek,” internet gazetecilerinin hukuki tanımları ne yazık ki henüz yok. İnternet haber sitelerinde çalışan meslektaşlarımızın da fiilen gazetecilik yapıyor olmalarına karşın; hukuken gazeteci sayılamamaları büyük ölçüde kimlik, ekonomik ve sosyal haklarından mahrum kalmalarına neden oluyor. Bu anlamda internet gazeteciliğinin de ayrı bir yasa ile düzenlenmesi gerekiyor. Yazılı basın, radyo televizyonlar ile internet mecrasını bir bütün olarak ele alan, Düzenleme-Denetleme-Destekleme ayaklarını içeren bir sistem kurulması kaçınılmaz oldu. Kamu adına alın teri döken basın emekçilerine yönelik pozitif ayrımcılık ile bir teşvik paketi hazırlanmalı. Yıpranma payının göz önünde bulundurularak emeklilik süresinin kısaltılması, İŞKUR destekli elaman temini, SGK primlerinin düşürülmesi ve vergilerden muaf tutulması teknolojik araç gereçlerde fatura desteğinin sağlanması kâğıtlardaki yüksek fiyatların aşağı çekilmesi, resmi ilanların internet haber sitelerine de verilmesi gerekli görüyoruz ”diye konuştu.
Kâhta Belediye Başkan Vekili Osman Erol ‘un Kâhta Gazeteciler ve Yazarlar Cemiyeti (KGY Cemiyeti) ve tüm basın mensuplarının 10 Ocak “Çalışan Gazeteciler Gününü kutlayan kısa konuşmasının ardından söz alan Kâhta Kaymakamı Saadettin Doğan, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü dolayısıyla Kahta Gazeteciler Cemiyeti ile bir arada bulunmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirerek çalışan tüm gazetecilerin 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Gününü kutladı.
10 Ocak tarihinin aynı zamanda İdareciler Günü olarak da kutlandığını belirterek tüm idarecilerin günlerini de tebrik eden Kaymakam Doğan, konuşmasında devamında;
“Bugün aynı zamanda Türk İdareciler Günü. Bu vesile tüm idarecilerimizin günlerini tebrik ediyorum. Gazetecilik gününün önemine ilişkin Sayın Başkan yapmış olduğu kapsamlı konuşmada basının önemini yeterince bize anlattı. Bugün İnsanoğlu’nun elde etmiş olduğu en önemli kazanımlarından bir tanesi olarak topluma lanse edilen demokrasinin işleyebilmesinin en temel unsurların bir tanesi Sayın Başkan’ında ifade ettiği gibi özgür, tarafsız ve bilinçli bir basının varlığından geçiyor. Nitekim Robert Dahl isimli siyaset bilimcinin de söylediği üzere demokrasinin işleye bilmesi için her şeyden önce demokrasinin işlediği memlekette olan insanların doğru bir şekilde yaşanan olaylardan haberdar olması olmazsa olmazlardan bir tanesi. İnsanların olaylar hakkında doğru bilgiye sahip olmaları onların doğru kararlar almalarına, doğru tercihler yapmalarına dolayısıyla kendilerini yönetenlere de bu anlamda otokontrol mekanizmasını çalıştıracak bir sistemi hayata geçirmeleri noktasında büyük bir işleve sahiptir.
“Basın mensuplarının durumunun iyileştirilmesi lazım”
Tabi bu anlamda gazetecilerimiz tarafsız, özgür ve bağımsız olmanın getirmiş olduğu pek çok zorlukla da günlük hayatta karşılaştıklarını ifade edebiliriz. Güçlü basın olabilmesi için, güçlü sivil toplum kuruluşlarının olabilmesi için her şeyden önce Sayın Başkan’ında ifade ettiği gibi bağımsız, ekonomik özgürlüğüne sahip basın mensuplarının ve sivil toplum kuruluşlarının olması icap eder. Aksi takdirde basın mensuplarımızın belli finans kaynaklarının kontrolünde olmasında kaçınılmaz bir sonuç olarak karşımıza çıkıyor. Dolayısıyla başta yerel basın olarak tüm basın mensuplarının bu anlamda durumlarının iyileştirilmesi gerektiğine inanlardan biriyim.
“Gazetecilik mesleği boyut değiştiriyor”
Sayın Başkan ABD başta olmak üzere Türkiye’de de gazete abone sayısının gün geçtikçe düştüğünü ifade etti. Bugün ABD’de de İnternet gazeteciliğine önemli ölçüde kayış olmakta. İnsanların haber alma ihtiyacı geçmişle kıyasladığımızda bugün çok daha ileri seviyede. Lakin gazetecilik mesleği boyut değiştiriyor. Boyut değiştirme noktasında geride kalan insanların artık piyasada var olmaları çok da söz konusu değil. Örnek verecek olursak bugün New York Times, Waste Concern, Washington Post gibi gazetelerin artık internet abonelikleri var. İnsanlar ayda 1 dolar,2 dolar,3 dolar neyse bu tutarı ödeyerek haberleri internet üzerinden takip ediyor. Türkiye’de de gidişin bu noktaya doğru gittiğini hepimiz gözlemliyoruz.
“Yerel basının ulusal basın kadar güçlü olması gerekir”
Tabi bu bahsettiğim evrimleşme noktasında ulusal basın diye tabir ettiğimiz basın kuruluşları yerel basında nispeten daha avantajlı konumda. Konuşmamın başında demokrasinin gerekleri üzerinde yapmış olduğum atıftan yola çıkarak demokrasiyi sadece ülke genlinde ulusal boyutta işleyen bir sistematik olarak algılanmaktan daha ziyade yerelden ulusala doğru geçen önemli bir akış içerisinde işlediğini düşünüyorum. Dolayısıyla taşrada çalışan kamu kurumlarının da demokratik gelenekleri sahiplenmesi ve bu geleneklerin yerleşmesi açısından, yürütmüş oldukları çalışmaların nihayetinde vatandaşın arzu ve istekleri noktasında ne kadar uygun olmadığını kontrolü açısından, ayrıca varsa kamu idarecilerinim göremedikleri bazı aksaklıklarına farklı bir pencereden onlara gösterilmesi açısından önemli bir işlevi var. Dolayısıyla yereldeki basının da ulusal basın kadar güçlü olması gerektiğine inanıyorum.
“Basının mali özgürlük ve bağımsızlığı elde etmesi lazım”
Bu konuda her şeyden önce basının mali özgürlük ve bağımsızlığı elde edilmesi lazım. Bu kapsamda başta siyasi otorite olmak üzere her kesin üzerine düşen bazı sorumluluklar var. İnşallah bu konuda her kes bu sorumluluğunu yerine getirir yerel basında en az ulusal basın kadar güçlü olur. Yerel basının güçlü olmasını istiyorsak özellikle yereldeki insanların ihtiyaçları ile orantılı haber üretmeye gayret göstereceğiz. Yerel basının güçlü olduğu kentleri göz önünde bulundurduğumuzda, genelde insanların o yerel basının üretmiş olduğu haberleri ilgi ile takip ettiğini ve merakla okuduğunu gözlemliyoruz. Bu anlamda Kâhta’nın yerel basını diğer ilçeler kıyaslandığında önemsendiğini, gerek vatandaş gerek kamu görevlileri tarafından önemsendiğini ve takip edildiğini ifade edeyim. Bu ilçemiz açısından bizim için bir avantaj gibi duruyor. İnşallah ilerleyen dönemde daha da iyi seviyeye gelir ”şeklinde açıklamalarda bulundu.
Konuşmaların ardından program, gazeteci Metin Harıkçı’nın yoğurmuş olduğu yöresel etli çiğ köfte ikramı,müzik dinletisi ve çekilen toplu fotoğraf ile son buldu.